ZULADAKİ AŞIKTabaka tabakadır aşk Hatta enva i bin çeşit .. Bazısı için hastalık Bazısı içinse olmayan bir düş Bazıları içinse Allah düşürmesin Aşkı inkâra yeltensek, zalimce Devran bile aşkla usul usul döndükçe Düşmek gerek bence anlamak için, Hakikate bir nebze yaklaşmak için Gece gündüzün aşkı ile erer sabaha Gün ise gecenin aşkı ile tüketir kendini yavaşça Rüzgar aşkla eser, Sallar dalları Yağmur aşkla damlar, Islatır toprağı Çiçekler aşkla açar Bin çeşit mis kokulu Dereler hep aşkla çağlar, Geçer taşın üstünden Aşk değil midir? Bizi benliğimizden feragat ettiren Aşk değil midir? Bülbülü dikenli güle aşık eden Aşk değil midir? Mevlana’yı döndüren... Aşk değil midir? Ruhu bedende bir ömür tutsak eden... Aşk değil midir? Farkına varmadığı bütün güzellikleri Sevgilinin gözüyle gösteren Aşk değil midir? Ruhun ruha duyduğu Bedeni yaşamaya iten Aşk değil midir? Unuttuğumuz kalbimizin yerini Bize her saniye hissettiren Aşk değil midir? Kelimeleri satırlara döktüren Sazın telini dertli dertli inleten Aşk değil midir? Zuladan bilinmeyen bizi çıkaran Gün yüzüne aniden İNCİ DENİZ 20 HAZİRAN 2009 |