BU SAATLERDEGecenin bu saatlerinde, Bir düş güvercini uçuruyorum gökyüzüne. Bembeyaz boncuklarla süslenmiş, Bulutların her biri tutup kanatlarından... Ayrı bir tarafa çekip, koparıyorlar benden. Arkasından öylece baka kalıyorum ağlamaklı, Bir umut uçurtması yapıyorum, bir hevesle bu saatlerde. Salıveriyorum, onu çocuksu bir sevinçle yıldızların Mavi ışıkları arasına… Bir fırtına koparıyor kudururcasına, İpini alıp götürüyor, beni belli belirsiz ülkelere, O ülkede sen varsın, gözüm dalıyor uzaklara, Sensiz bir başka esiyor, nisan ayının yağmurlu rüzgarı, Her damlasında umutlarım paramparça oluyor. Ha kırdı, ha kıracak, penceremin camını, oturup ağlıyorum. Kör olup kalıyor gözlerimin pınarları. İnadına yine tutunuyorum bir şeylere, Bir ara bağırmak geliyor içimden, açıyorum penceremi. Kulağımı çınlatıyor sensizliğin çığlıkları, bu saatte, Sonra, bir serçe dalıyor penceremden içeri. Alıyorum, ürpermiş ıslak bedenini, şefkatle avucumun içine, Isıtmak istiyorum sımsıcak nefesimle, nefesi titriyor. Birden demek ki o da ürperiyor, Bakıyorum senli bir bakış gözlerinde, Ve ben seni arıyorum… Kaçıncı, bu şehirde bu saatlerde. İZMİR /09 |
gönlüne yüregine saglik.
saygilar sevgiler.