Şarkılar toplarım umudunu yitirmiş dağların dumanında
Gözlerimde tomurcuklar, ufkun kızıllığında
Yarı çıplak çocuklar ararım
Yeşermiş gökyüzünün toprağına ekilen
Çam kokusudur yağmurları yağdıran
Sevgi midir ölüp de giden yeryüzünden
Çatlamış toprakları öpmek isteyen
Bakma gözlerimde gezinen ülkeme

Ağıtlarını toplarım rüzgârın dağılmış saçlarında
Dudaklarımda tebessüm, bir gün gibidir seneler
Yarını sırtında taşıyan kaplumbağalar bilirim
Karınca çalışkanlığında biriktirilen buğdaylar
Aşk mıdır evvelden bizi ayrılık için doğuran
Vuslatın kucağında huzursuzlanıp da
Gözyaşının derinliğinde boğduran
Bakma gözlerimde gezinen ülkeme.

Anka kuşunun gagasında yeni doğmuş çocuklar toplarım
Küllerinden yenilenip de çıkan babalar bilirim
Annelerinin eteğinden tutup da yürüyen çocukların
Ülkeler yönettiğini bilirim
Zeytin tanesine hasret sofralardan çıkıp da
Kuş sütünü beğenmeyen hayatları da
Ya da haline şükredip kendi yağında kavrulanları
Bakma gözlerimde gezinen ülkeme.

Kirpikleri gözyaşlarından yanmış âşıklar toplarım
Gülüşüne bin can bağışlayacak buğulu sözleri
Sararmış parmaklar arasından yetişen fidanları görürüm
Ucu yanmış yüreklerden çıkan yanık kokusunu
Bir de dağ başında bir top kar gibi eriyen yürekleri
Talan olan şehirlerimi görürüm tren raylarında
Bakma gözlerimde gezinen ülkeme.

Vardır elbet bütün soruların da bir cevabı
Sararıp solmadın da verilir bir gün hesabı
Açmaya kıyamadığım gül tomurcuklarının yasını
Erir mermide bir örsün dağılmış sıcaklığında
Aşk mıdır evvelden bizi ayrılık için doğuran
Bakma gözlerimde gezinen ülkeme.
Gözlerimde gezinen ülkeme bakma.

M.S./2009
KAHRAMANMARAŞ