Beynimde yürüyen zemheri bakış Rüzgara dokunduğum hayallerde Zıpkın gelişinden daha hızlıdır kaçışın Aldanış hikayesi değil mi bir yılan bir elma Ölüm terkisinden günahtan kaçışın mı Adem Havva soluğunda yanan aşk
Sustu geceyi ören düş perileri Seyrettikçe Kabil Habilin kanlı savaşını Gece sahilime vurdu vurgun sevdalar Dünden bugüne Aşk-ı nameye düştü nurdan bir damla Bugünden düne Geri dönüşlerin beklentisi tövbeli avuçumda Rüya vadisinden uçan martılar ıslak
Sözcüklerin fazlasını yutmuş Kızıldeniz Hırsın kör ettiği gözler secdesini arar çamurda Dramatik gökuşağının renkleri solgun Ordusunu yutmuş sularda bekleyen firevun Riyası yakmış tahtını örneklenmiş zamana Bekler affını Ten dokusunda yeniden diriliş tevekül tılsımında Döndükçe döner Musa asasında
Cana can katıp candan can alan kutsal ateş Şehvetin değil miydi Yusuf’u kör kuyulara attıran Buram buram yanarken yapraklar dallarda Gönlü dağlanmadı mı lacivert tahtın siyah gözlü Züleyha’sı Ağlamadı mı nil sularında bulutlar Suskunluğunla sende geçmişin nefesinden mektupsun Gece nefesine karışsanda Sende sırlandın sırra kadem eros el sürüşlü rüzgarlar
Çayını nefsimde yudumlayan kader Şekerimi aldın umutlarımın pembesinden Bakmasanda arkana acının tortusu kaldı dilimde Unuttuğunu sanma Bilir ama söyleyemez Dile gelen bakışlarımı saklar Dudaklarımı mühürlüyen kelimelerin pası
Anka kanadından düşen örümcek Örer ağını gözlerimden sicim yaşlarımda Düşlerim asılır gecenin siyahına Hüzüne gömülürken gözlerim Aşkın ölümsüzlüğünü yazar Yüreğimi delen ebabil gagasında damlalar
Sezar’ın ahı değil miydi Antonius’un aşkına düşen Klopetra’nın soluğunu yutan değil miydi yılan Göz düşürme el dokunuşlu nazar Sırasını aldı Masumiyetine zulüm düşürmeyen tozlu raflar Sevgiliyi düşleyen yüreği kor hüzünlü Kafka’nın mektupları değil miydi Milena’ya bahar getiren
Kavuşamayanların acısına yansıtan ayışığı Neden girersin yatağıma Yarım kalmış yüreklerin kalp atışları Yıldızları kuşandığım düş gecelerde.
Neden girersin yatağıma Ayrılığa göz kırpan zaman yargıcı Acımadın mı Kays’a Ateşten top peşinde çöl serabı değil miydi Leyla’sı Ayaklarını çölün kızgın kumlarına prangalarken Evreni deldi sesi Ferhat’ın dağları delişi Bağ bozumu güller dikenlerine ağladı Düşün kaç kez yeminler bozuldu Fermanı kanatlı iki güvercin yazmadı mı Arzu ile Kamber Hürrem’in aşkına diz çökmedi mi cihan sultanı Süleyman Sen kralsın aşk Geçmişin nefesinden açılırken mektuplar Taht yok taç yok kral çıplak
Yatağıma sıralanır Gecenın alaycı acı solukluyanları Yokluğun sessizliğinden tanırım sizi Düşlerimden bir el bekler dur diyebilen sese Güneşi kucaklayan karanlıklara dizerim yıldızları
Cevap bekleyen mektuplar Yokluğun bakışları yar sahilini takılı Düşünce kurşunlarım saplanır dilime Saplandıkça kan damlar Rüzgarın estiği yönde düşen yapraklara Sözsüzlük kamburlaşır gırtlağımda Hatırlatır kendini can mal mezatta Azrail Zamansızlığın mezarına dökülür sudaki göz izim
Avuclarıma kapanan gökyüzü Aglama gözlerimde ağlama Gece kapılarının anahtarı değilmiydi yıldızlar Neden kaçar ürkek ceylan bakışıyla dolunay Kaç bekleyiştir, kaç kaçış Kaç aldatmatır kaç aldanmadır Isıtmıyor artık ısıtmıyor sessizliğin güneşi Kurumuyor samanyoluna döktüğün yaşlar
Şöyle vur yüzüme gerçekleri Vur vurdukça Kendi sesimi duyamadıgım ızdırabın girdabına Unutulmuşluğun yüreklerine su serpsin Serpilen aşk tılsımlı damlalarında Açılsın geçmişin nefesinden mektuplar
Ölümü gizleyen tatlı hayat Serilip dökülmüyecek mi Gıpta ile baktığın ten elbisem Düşmeyecek mi toprağa Gözyaşı öpmeleri güller Aşka esaret kalbim Yaz yazdıkca uçsun kuşların kanatlarıyla Açılsın mektuplar Bir hoşseda kalsın yar gözlerinde
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Geçmişin Nefesinden Mektup Var şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Geçmişin Nefesinden Mektup Var şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
her daim geçmişten bir hüzün kokulu hatıra bulmak gözlerimdeki sokaklara seller oluştur, yeşil ormanları yangın yerine çevirir ,hayaller aldatılmış bir yosma gibi olur geçmişin acı hüzünlü tarafını solutturdunuz yüreğimde ..........anlam doluydu
svgler syglar slmlar