Güneşin Misafiri
Ayağıma meçhullerimi giymiş yürüyorum güneşin doğduğu yere
Üzerime dünler yapışmış her tarafım yara bere Bir elinden tutmuşum masum çocukluğumun Diğer elimde gülümseyen bir ihtiyar Yürüyorum güneşin beşiğine Ceplerim tıka basa keşkelerle dolu Korkularımın soluğu ensemde yürüyorum Ayaklarımın altında yarım kalan düşlerim Endişeli gözler dizili yol kenarlarında Kızıl saçlarıyla doğuyor güneş Saçların duruyor gözlerimin önünde Varlığın yakalıyor arkamdan Adımlarım ağırlaşıyor Sonra masum çocuğun gözlerindeki endişeyi görüyor ihtiyar Derin ve kendinden emin bir ifadeyle bakıyor bana Ansızın üşüyor ellerim Ceplerime saklanıyorlar telaşla Keşkeler bulaşıyor ellerime Gözüm ihtiyara takılıyor “Çıkar ellerini evlat ” diyor “Boşalt ceplerini güneş bizi bekler!” |
teşekürler dostum