MÜTEVAZI DAVRANIŞ
MÜTEVAZI DAVRANIŞ
Bir ben bilirim neler çektiğimi senden, bir ben ! İnadını, gururunu, kaprisini, triplerini ezbere bilen ben. Yine kapris krizlerine yakalandığın bir gündü; “Gidiyorum !...” diyordun da, Kalmayı; Aklının ucundan dahi geçirmiyordun. “Gidene; Dur ! demek” haddim değildi, “Gitme !...” desem de, gidecektin zaten o, inatla sen. Gitmelerin sonu yok. İnan ki sen, ne ilk gidenimdin o ana kadar ne de son. Gitmelerden yana bende aldım nasibimi anlayacağın. Aslında “Gitme !” dememi bekledin saatler boyu Diyemedim her nedense, lâl oldu dilim. Attığın ilk adımın uzaklığı hasreti yüreğe koydu Ve… akrep, yelkovanını zehirledi o an; Saatler durdu. Oyuncağı elinden alınmış bir çocuk gibi kala kaldım Durumumu özetler mi bilmem; Sudan çıkmış balık ! Tek tabancaydım ben, üzerime geldi mahşeri kalabalık. Yanaştığım “Yalnızlar rıhtımı” da kabul etmedi beni, Eksikti bir yanım, ne ney’in sesinde huzur vardı, Ne kadehler dolusu mey de artık; Eski bir sevgili gibi girivermişti koluma ayrılık. Küstüm insanlara, kendime küstüm…küstüm dostlara Tozlu rafları karıştırır oldum, dünden kalan ne varsa… Tek tek elden geçirdim tozlanmış anıları Defter arasında kalmış kuru gülden tut da; Ucu sararmış yakılası mektuplara, Buruşturulup bir kenara atılmış yırtılası resimlere kadar Ne varsa… ama ne varsa topladım… ateş yaktım. Seni yaktım, beni yaktım, bizi, bizleri yaktım. Neron’laşmıştım sanki, oturdum seyrine baktım. Boynuma sarıldığın pozlar, bana yazdığın tüm satırlar Yanıp kül oldular aşkının hasretiyle. Olan biten bundan ibaret işte… Yine de soranlara mütevazı davranıyorum. Ağız alışkanlığı beklide ama; “Unuttum” demekle yetiniyorum. Recep Ümit NİŞANCI - Muratlı / TEKİRDAĞ |
sevdalı yüreğinizden
düşen şiir çok güzel
esinsiz kalmayın
sağlıcakla kalın