Kurşunî Bir Kışa UğurlamaAklımı Gecenin hizasına yazıyorum Kırışık bir örtüyü andıran Bitkin Aklımı Seni ise Yeryüzünün engebelerine kilitliyorum Kalbini Denizin karaya yaptığı girintilere Aşki yakarışlarını Sahilden leş toplayan kara derililere Sunuyorum Seni köhnemiş bir tevarüs sayıyorum artık Basıncını şiirle bertaraf etmekten vazgeçtim Gayr-ı memnu bir ideaya denk getiriyorum Var bulunuşunu Ey kapılar ardında fısıldayışım Adını bir sayfada gördüğümde Sesimin en cılız çıkıntısına hapsettim çıplaklığını Sevişgetirengillerden Bir canlı sayıyorum seni artık Yüzümün kirazında ablak yaz hikayeleri En koyu maviden Denize doğru yaslandıydık bir zaman Küfretmeye doğru aktıydık da Paçalarımız ıslandıydı dalgadan Ki aya da bakmalı insan diyordum evet Güneşe ve yıldızlara baktığı kadar Göğün büyük tekliği Işıksız zamanların Baş ışıldayıcısı AY a.. (-ay bir doğruluktur dolun ve yalın haliyle flu bir gökyüzü resmidir karaltısız gölgesiz ışıktan ve şiirden mamûl oysa bahar bir yanlış algılamadır genleşen topraktan hayat fışkırtıyor sanılır -ki yanlış- bahar bir illüzyondur her kaşıntının aşka yorulduğu-) Sonra kırkbir kere ağladım Sereserpe hüzünler boğdum Taşlıklarda.. Sarı zamanları yazdım Sarı samanlara Bacalar ve ecinniler girdi düşüme Arkaik kalıntılarında üşüdüm Bazı sıcak coğrafyaların Seni ellerimde bir kuş ölüsü tutar gibi Seni savaşlardan kaçar gibi sevdim Giyotine koşar gibi Atılır gibi kamçıya taşa gaza ve zehre Gül kurusundan cennet düşü devşirir gibi Direnişim şiirim kavgam ateşim gibi Savaşım kısrağım kalemim kağıdım gibi Yazgım gibi Sevdim seni eyy.. Göğsünün buğusuna del’olduğum sevgili Ey bana korkusuzluğu bahşeden Koru beni o zaman Kara suretlerin ilencinden Zamanın ay ın ve çocuğun kırıntısından Büyük ve dehşetli karanlığından insanoğlunun Ormanların tortusuz çağıltısından Gecenin sihrinden Şairden ve Şiirin ahenginden Yehudanın lanetinden Bombalardan Mermilerden Gırtlağıma dayanan karanlık lokmalardan Uzun sözlerden Kısa sözlerden Gözlerin zulmünden Haber bültenlerinden Gökyüzünden Kitaplardan Akşamlardan ve yıldızlardan Saireden Vesaireden Koru beni Ey bana korkuyu bahşeden Sen “ol” dedin diye Aklımı Gece göğünün karşısına yazıyorum Küfrederek Sabah ışıltısına Bahara Kestaneye ve çaya Lanetleyerek İnciri zeytini Ve aşkı.. @.. onaltınisanikibindokuz Şükrü Özmen |
içten tebrik ve teşekkürlerimle...