Fiyortların arasında Kıvrılarak giden sandalın Kendinden usanan küreğisin. Menşein de meşrebin de bir. Bir tutumluk nefes İçine doldurup çıkartamadığın Aydınlık bir nehrin Denize uzak, karaya gömülen Kayıp gölgelerindensin
Ve yılan saçlı kadın çığlığı Yaralı çocuk parmağında. Geceden korkup, uykuna saklandığın Kimsesiz zamanlarının Yalnızlıklarına sokulan, Dibi sivri amforalarda yıllanan, Mey tuzağı salkım sevdaların Allı güllü soytarılarından bezmiş Taze ve basit belki tek meyvesisin
Biliyorsun… Ne kadar susarsan, o kadar... Ve başarırsan asmayı o naif gülüşünü Kaf dağında büyüyen kibir ağacına, Hele de bulursan bakışlarında Bilmiş bir eda, O kadar büyürsün
Ya düpedüz sevmişsen... Şiirden mısradan uzak, Yalınayak bir köy meydanında Koşar adım söyleyesin tutuyorsa. Hilal çattığında kaşını Güneş gerilir mi önüne, hatırına. Ve susmak adamlıksa, Sen hatırı sayılır bir aşka yenilirken Hiç ihtimal bırakmıyorlarsa anlaşılmana…
Yaşamayı... ulu orta, sere serpe Delirmişlik sayarsa el, alem Bu basit ve düz duygularına Aldırmayacaksa şimal yıldızın Bakmayacaksın etrafına Çıkacaksın gören gözüne mil çekip Bildiğin kaç dağ kaldıysa Aklını oynattığın çobanlığına…
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
ŞİMAL VE ÇOBAN şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ŞİMAL VE ÇOBAN şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Yalınayak köy meydanında koşar adım söylemek aşkını... Aşk böyle bir şey galiba.. Eskilerden kalma bir hazinenin şifresi çözülmüş gibi.. Düpedüz bir şair.. Aklımızı eskiye düşürdü.. Eski filelerle pazara gittiğimiz Sanayağı kuyruklarında göz göze geldiğimiz günlere.. Bu kadar mı derindir bu bıçağın yarası... Bu kadar mı sürer gönül yarası.. Tebriklerimi kime sunmalıyım.. Yazana mı? Yazdırana mı?
Fiyortların arasında Kıvrılarak giden sandalın Kendinden usanan küreğisin. Menşein de meşrebin de bir. Bir tutumluk nefes İçine doldurup çıkartamadığın Aydınlık bir nehrin Denize uzak, karaya gömülen Kayıp gölgelerindensin_________________özellike bu ilk kıta ile köprü kurdum kendime...
gönlümce...mil yataklarında, mil çekilmiş gözleriyle ölmeye yatanlar var... sevgi selam ile ki, her zaman duamda ve gönlümdesin... aşk daim olsun...CG
Yaşamayı... ulu orta, sere serpe Delirmişlik sayarsa el, alem Bu basit ve düz duygularına Aldırmayacaksa şimal yıldızın Bakmayacaksın etrafına Çıkacaksın gören gözüne mil çekip Bildiğin kaç dağ kaldıysa Aklını oynattığın çobanlığına…
Aydınlık bir nehrin Denize uzak, karaya gömülen Kayıp gölgelerindesin ====================== Kayıp gölgelerin aydınlık bir nehri akarken, yazılan şiir okutturmuş kendini. Yürekten Tebrikler...
Aşk böyle bir şey galiba..
Eskilerden kalma bir hazinenin şifresi çözülmüş gibi..
Düpedüz bir şair..
Aklımızı eskiye düşürdü..
Eski filelerle pazara gittiğimiz
Sanayağı kuyruklarında göz göze geldiğimiz günlere..
Bu kadar mı derindir bu bıçağın yarası...
Bu kadar mı sürer gönül yarası..
Tebriklerimi kime sunmalıyım..
Yazana mı?
Yazdırana mı?