Bu Akşam
biraz daha farklı kederler bu akşam
bir asırı bile bulmayan yaşantımızda sarılıp sevmek varken bahar gibi yaşamı luzüm var mı ayrılıǧa okunmuş dualar, hasret mısralara… zaman düşmüş aǧlıyor kendi yorgunluǧuna bereket versinki, her hüzünde saklıyoruz yüreǧimizi gömerek suskun anılara… bir tek sevgili kalıyor geriye o da seni anlarsa… bu akşam da her zaman ki gibi ne geleceǧi yaşadık, ne de ebediyeti karanlıklar bürüdü bütün kentleri sevinecek bir nesne kalmadı üzerine bütün alınan notlar yaǧan yaǧmurlarda eridi sayfalar kapandı, defterler tükendi herkes mırıldanarak içinden bir şeyler söyledi kimi aş, kimi de ekmek diye inledi… farksızdı bu akşamda hüzünü hesaba katmazsak ıslak bir öpücük kaldı yanaǧında hasreti saymazsak Hasan Hüseyin Arslan, 24/25.03.2009, Frankfurt am Main, evde… gece saat 24:11’de. |
o da seni anlarsa…
Hayatın çarklı dilerinde anlamak ve anlaşılmak ya da anyalamamk ve anlaşılmamak sanırım hepimizin şikeytçi olduğu ama bir türlü düzeltemediği çığınmnışlar değil mi bunlar.
Duyuyor ama anlamıyoruz, haykırıyoruz ama anlaşılmıyoruz. Herkes kendi canhıraç haykırışlarının içinde boğuluyor ama bir türlü haykırışımız duvarların dışına çıkmadan geri dönüp yine kendi içimize hapsoluyor ve o hapsoluş hepimizi tüketiyor.
Umarım anlaşılırız ve umarım anlayabiliriz. Yalnız sevgili tarafından değil tüm insnalık tarafından.
Bahar geldi güneş bu gün tün ihtişamı ile parlıyor gökyüzünde ve ben ülkemin geleceği ve vatandaşlık görevimi yapmak için oyumu kullanmaya gitmeden önce sizin şiirnizi okudum ve anlaşılabilmek için oyum haykıracağım.
Kaleminizi kutluyorum ve saygılar yüreğinize.