SEN BİLEMEZSİN
Lugattaki sözcükler sana yetmiyor diye
Yazdığım kaç şiiri attım, bilemezsin sen... Özlemin başucumdan bir an gitmiyor diye Aklımı hasım ettim, çattım bilemezsin sen... Tuvalime bezgin bir hazan sarısı serip, Elâyı kıskandırdım menekşe moru verip. Kapkaranlık maviye yosun yeşili sürüp Gözlerine kaç tasvir kattım bilemezsin sen... Dudağını tarife arif olsam -pes-gülüm Bir kez daha öptür de, istiyorsan as gülüm Her iki ihtimalde barınağım yas gülüm Baldıranı bal bilip tattım bilemezsin sen... Öne doğru eğilsen, saçların şelaledir Savurursan omuzun kırbaç yiyen köledir. Hem yanıltan bir gerçek, hem hakiki hiledir Aklımı bedavaya sattım bilemezsin sen... Dedim ya sen bilmezsin. Aynalar yalan sana Solumda sıfır kalır sararıp solan sana Hiç oldu mu ömrünce bir isim bulan sana? -Can- dın da, can dan öte tuttum bilemezsin sen... Aczime tanık dedim ressam ettim körleri Bir tablo çizdilerki... Tek bıraır -bir-leri Tam dilimin ucunda biriken küfürleri -Lâ havle- yudumuyla yuttum bilemezsin sen... Binde birini yazdım, şiir sanır bilmeyen Düğünümü görmesin cenazeme gelmeyen Azrail’i ne kadar tanır söyle ölmeyen? Her gece kaç tabutta yattım bilemezsin sen... Ali ERDİNÇ |
Elâyı kıskandırdım menekşe moru verip.
Kapkaranlık maviye yosun yeşili sürüp
Gözlerine kaç tasvir kattım bilemezsin sen...
Çok güzeldi hocam
saygılar