YARASI OLAN GOCUNSUN
Başımda gezdirdiğim iyi niyet tacına
İşine gelmeyince sarık diyenlerin ben... Husûmet hamurunu serip vicdan sacına Pişmeyince mayaya buruk diyenlerin ben... Esvaptan paye biçer, lavuğa bak lavuğa Yalakalağı müspet kürke, dona, kavuğa Beşinci kuluçkaya yatan eke tavuğa Utanmadan çıkıpta ferik diyenlerin ben... Bakkal odur berber o, çizemezsin pozunu Manav olur ansızın çözemezsin hızını ’Ağzım ekşidi’ diye buruşturup yüzünü Ekmek ayvalarına erik diyenlerin ben... Cahil cühelâları sürükleyip peşine ’İnsan sarrafıyım ben’ diyor meçhul işine Bir yaşında sabinin kaşınan ön dişine Bahane bulmak için çürük diyenlerin ben... Merteğini yok sayar, çapak döker gözüme Kendisi havlar amma kusur bulur sözüme Şerbetinden çatlayan koca salkım üzüme Baktı yetişemiyor, koruk diyenlerin ben... Görgüyü boncuk boncuk dizipte kolye gibi Sabrıma sürtünüyor bozulmuş bilye gibi Kendisini nimetten sayıp fasulye gibi Üstelik çeşidine sırık diyenlerin ben... Uğraş, emek, sanatı çıkar için yok sayıp Yüz kılıf uydururlar lakin minare kayıp Koca Kemal Sunal’ı montajlayıp, boyayıp ’Yemin billah bu Fatma Girik’ diyenlerin ben... Ali ERDİNÇ |
Sonsuz selam, sevgi ve saygılarımla.