SENİNLE SÖNDÜM ÜŞÜYE ÜŞÜYE( BİRİNCİ BÖLÜM ) =============== Gittin !... Bas bayağı gittin sen işte ? O kadarını bilemiyorum bu gidiş niye ? Hangi düşünsel yarınlarınla, hangi bensiz yönlerine Beni anlamaya anlamaya gittin tek tahmin ettiğim de Bırakıp yangın bakışlarının bu sensiz ömrüme Bakmadan gittin arkana, bakmadan üstelik de Şimdi yüreğim kanlı bir işkencenin tadı elin de !... ===== Gittin, Ne kadar sevildiğimi bilerek Biliyorsun, sen olmayınca hayatımı yalnızlık murdar edecek Gitttin, bana bu şehri binlerce voltluk zindan ederek ! Hala inanamasam da bu gidişine Ne yazik ki gittiğin Bugüne kadar duyduğum en büyük gerçek !... ===== Bence adresi meçhul yarınların böğrüne gitttin Belki de ilelebet Hep cehennem, hep cehennem Oysa şimdi bana bıraktığın bu kapkaranlık memleket Lakiin terk etmeden önce buralar sanki sayende bir cennet ! En baş da sevgisiz bıraktın beni bir başına, Dahası oksijensiz bıraktın kısa ve net Bu umarsız dünyaya emanet… ===== Yüreğimi de takılıp peşine yüreğinin o şekil gittin Bana bir nebzecik en son mutlu bir an bırakmadan Sanki anılarımızı da götürdün sen, Sen de kalan O meçhul yarınlara gittin aşkımıza düşman O meçhul yarınlar ki, Düşüncesi dahi yireğime bir kurşun gibi saplanan O meçhul yarınlar ki, senden gittikten sonra bana, Bir cellat kadar İnsafsız olacak olan !... ===== Oysa sadece gidecek gibi yaptığını sanıyordum bildiğim Ellerimi bu denli boş bırakacağını nereden bile bilirdim ? Yalnız kendini değil, Geri ye kalan ömrümü de peşine taktın sen be ey vefasız sevgilim! Ben, ben de bıraktığın cenazeye Bir yere değin belki tahammül edebilirim ?! Ama bu denli ölüme paralel bir sensizliği nasıl becere bilirim ? Senin olmadığın bir ben ile, Zaten ben bir hiç’ler hiç’yim ? Senden sonrası için için çürür ve ezim ezim ezilirim !!!... ===== Bilseydim ciddi ciddi gideceğini böyle Uysa da, uymasa da karşılıklı bir aşkın kurallarına Gelmiş geçmiş bütün acılarını seni tanımadan önce Onların da en acı taraflarınıı aktarmak isterdim kendi yüreğime Ve daha da fazla sevgiler icat edip delicesine Verirdim öylesi bir yüreği giderken o güzel varlığının emrine ?!... ===== Umma ki sakın sevgin bitecektir bir gün ben de Habersiz gitmene rağmen sen o meçhullere Ebediyete dek kök salacaktır senli duygular elbette Terk etmiş olduğun şu gönlüm de Durabildikleri kadar duracaklardır Ben seni sevdiğim müddetçe Tüm sensiz zamanlar da nefes nefese hem de !.. ( İKİNCİ BÖLÜM ) ================ Sen yokken düşlerin sinecektir tuhuma Kanlı canlı gibi bütün varlığıyla hem de O kez gerçeğinin olmadığı vakitler de Dayanmayaksın iki de bir boğazıma !... ===== Daha da çok bulunacaktır yüreğim yüreğinin yanında Olamadığın saatler de, günler de, hatta; Olmadığın aylar ve yıllar da... Hasılı her zaman için var olacaksın sen yine ben de Buna dahildir biline, Varlığının uçsuz bucaksız mahşerin de !... ===== Kızıl ateşler gibi yanıyor seninle Tepeden tırnağa tüm varlığım ! Ben artık gözyaşından dev cüsseli bir damlayım ! Lakin durup durup yüreğimle yüreğine ağlamaktayım Kanımla yer değiştirmiş gibi akmakta olan gözyaşlarım… ===== Sensiz geçen bütün zamanlar neredeyse Bakışlarının uçurumun bakıp bakıp ölüme yuvarlanmaktayım ! Ve bana bıraktığın o gözlerini düşledikçe iflasları oynuyor olanca çaresizlikten dermanım ! Ne için karar vermişsenbir ayrılık için vermişsin sen ey ruhum, hayatım Ama şunu da bil ki, bu gidiş kararın Benim ölüm fermanım !!!... ===== Kendi yüreğinden fırsat bulup Biraz da kendi yüreğime dalıyorum Zira ben orada ki sen de hala binlercesi kalabalık biri gibi oluyorum Sürekli yanıp duruyor ben kalabalığında ki o sen’li yaralarım ! Tabiri caizse ben nasipsiz bir yanardağım; Böyle oldum sen gidince içten alev aldım !... ===== Hüzün volkanlarımla üstüne bir de ben beni yaktım ! Yani can damarlarımdan vurulmuş oldu Zaten gidişinle çoğu yanım Ayrıca senin peşinden gitti, Bütün senden geri kalanlarım !… ===== Mor mor açıyorsun yürek dağımın eteklerinde deli deli ! Bir de çil çil gamzelerin ölümlerimin başka bir nedeni ? Ve sen ki,; Yanar dağ teşbihinde ki o kavruk beni Üşütüp söndürebilecek güçtesin dahası şimdi !... ===== Minik bir çiçek olmana rağmen yanar dağımın eteklerim de Lavlarım git git cılızlaşıyor yürğinin serinliğiyle Hatta üşütüp durduruuyorsun Beni bu yanardağ halimle bile Daha hızlı sönmeye başlıyorum sana yaklaştıkça bir de Ve lavlarım kül’le yer değiştiriyor sen de üşüdükçe !... ===== Bir yanardağ gibiyim yani Sana olan yüce duygularımla biliyorsun bunu sen de Donuyorum sen’li duygulara bana bana kendimi Buzullara dönüşüyorum her aklıma geldiğinde Alevden küllere, küller kraterlere bitiyorum eriye eriye !... Sıcak sıcak donacağım ben bu gidişle galiba ? Şayet öyle mistik bir şey ise asıl gerçek; Benim adım soy adım tamamen değişecek, Sönük bir yanardağ olarak değil de coğrafya’ya, Muhtemel ki bundan sonra donmuş bir yanardağ olarak geçecek !... İSMAİL HAKKI GÜRCANOK 2005 İST. / Poyrazköy / RİVA |
Göz yaşıydı kanım
Bakışlarında
Ölüm fermanım !
Yüreğim ise,
Sürekli tüten sen yanım,
Ben nasipsiz bir yanardağım !
Böyle oldum bir anda
Terk edilince canım…
Bayırlarımda mor açan
Tomurcuklarınla ,
Ve bir yanardağı bile üşütebilen
Minik bir çiçeksin dağımda
Üşüye, üşüye seninle
Köz olmuştum ateşinle
Sıcak donacağım bu gidişle
Şayet öyleyse gerçek ;
Benim adım coğrafya’ya
Sönmüş bir yanardağ olarak geçecek !."
Bu dizeler harika dizeler...Kıskanılası dizeler... Elleriniz ve köz olan yüreğiniz dert görmesin efendim. Saygılarımla.