KOMŞU KIZI (II)
Sen hep anne olurdun ben de daima baba
Evcilik oynamayı nedense pek severdin Bebemiz uyuyunca başın yaslayıp bana "Ah bütün bunlar bir gün sahici olsa" derdin Ellerin saatlerce ellerimde gezinir Gözlerin gözlerime pek mânâlı bakardı Minik muhayyilende ne kurardın kim bilir Şüphesiz sende aşkın ilk filizleri vardı Nihayet komşu kızı ümitlerin yeşerdi Yıllar vaad ettiği hediyeyi sunmada Gülüşün güzelleşti göğüslerin belirdi Bir esrara büründün on üçüncü baharda Güneşin öpüştüğü mor ufuklar değişti Çapkın bir gülüşle ay dans etmekte semada Rüzgârlar kulağına ne fısıldar bilmem ki Besbelli minik kuşlar senin için havada Sal dağıt saçlarını bahar yeli okşasın Herşey bir başka güzel herşey pek tatlı bu gün Vallahi komşu kızı eskisinden başkasın Bu gün bayram olmalı ya da mutlu bir düğün Sol göğsünün altında bir şeyin attığını Neyin ne olduğunu ilk kez bu gün farkettin Bir ılıkça lezzetin merak ettin ardını Oyuncak bebekleri çocukluğu terkettin Saraya denk o evin kapısı şimdi örtük Nerede halı diye yere serdiğin kilim Evcilik oyunları geçmişte kaldı artık Sen mahsusçuktan anne ben de baba değilim Görmeden parmağında bir gün bir altın yüzük Toprak olmaktır benim Tanrı ’dan tek dileğim Zaten yüreğim böyle ezelden beri ezik Sen sahiden anne ol ben sahiden öleyim (Babaeski - 28 Şubat 1975) Zekâi BUDAK |
tebrikler.
Saraya denk o evin kapısı şimdi örtük
Nerede halı diye yere serdiğin kilim
Evcilik oyunları geçmişte kaldı artık
Sen mahsusçuktan anne ben de baba değilim
Görmeden parmağında bir gün bir altın yüzük
Toprak olmaktır benim Tanrı ’dan tek dileğim
Zaten yüreğim böyle ezelden beri ezik
Sen sahiden anne ol ben sahiden öleyim