Sende sakinleşeceksin ey hırçın çocuk
Susacaksın susmayı öğreneceksin
Kolların yorularak düşecek bedeninden
Her yanın alevlenip küle döndüğünde
Gri kokmayı bileceksin
Bu çağlayışlarını bırakacaksın
Köpükler yaratmayacaksın kayalıkların dibinde
Gözlerinde ki yeşiller gibi
Sadece parlayarak kalacaksın
Metronomu yüksek bir şarkıdan
Sesiz bir keman teline döneceksin
Bir sanatçının dilinde bazen arabesk bir ezgi olmayı kabul edeceksin
Ve susacaksın!
Susmayı öğreneceksin
Ya da susmayı öğretecekler sana


Ayakların halsizlikten ikinci bir boşalmanın bile yükünden utanacak
Yorulacaksın ve bedeninde nasıl durulması gerektiğini öğreneceksin
Bedenine hükmedeceksin


Sakinleşeceksin ey büyümüş çocuk
Yüzün buruşacak
Bir nehir gibi yazın sıcağına düşecek susmaların
Kabul edeceksin


Ve en başta ölümü kabulleneceksin
Zaten bir kere kabul ettin mi gerisi gelecek
Sırtında hep seni dürten bir hançer olacak
Sen konuştukça ve gözlerin öfkeden kan çanağına döndüğünde
Etinden tehditler içinde kanlar akacak


Sakinleşeceksin ey çocuk bir deniz gibi yıllar yılı bekleyeceksin
Bütün isyanların yüreğinin toprağına düşmüş bir cemre belleyeceksin
Bildiğin bütün ezberleri unutacaksın
Herkesler silinecek gözyaşlarından
Öptüğün o titrek dudakları,
Dokunduğun o tenleri birer birer unutacaksın
Hem renklerini hem de kokularını


Fantezilerin derinin altından görünecek
Babana olan kıskançlığın, kadınlara yapmak istediklerin
Hepsi görünecek


Bir kadının teni üzerinden sürgünlükleri öğreneceksin
Önce gözlerinden daha sonra gerdanından ve ellerine kadar yaşayacaksın
Özlemleri
Bunları neden mi yapacaksın
Bir kadını sevdiğin için


Aşkın kendini acımasız bir şekilde
Her hücrene sillesini vuracak
Ve susacaksın konuşmayacaksın


Üç maymunun dördüncüsünü de sen oynayacaksın
Hatta atalarının maymunluğundan kurtulup başka bir hayvana döneceksin
Leyleklerin camilerin minarelerine neden yuva yaptığı sorgulamayacaksın
Çünkü seni yakacak olan
Bir kadın olacak
Ve en çok gülüşlerine aldanacaksın


O kadının ne Cehennem ne de Cennet olduğunu bileceksin
O seni Araf gibi kalbinin ortasına çekecek
Sende gökyüzünden çekilen bir bulut gibi çekileceksin
Ve belki de bu kadını artık kabul etmeyi öğreneceksin



04.04.08
cuma