Dört Kapı
Dört kapıdan girdim içeri, İlki yeşillik
Çamlarla bezeli sanki, yakutla birleşik Sarayı andıran ihtişamı, gönlüme yenik Buzlu camdan kristal, anahtarı yitik. İkinci Kapı, tiryaki aşık çayla demlenmiş Vuslat köprüsünde gözler, buhar gibi şişmiş Haşyet dolu yürekler, durup bekler iken Gelip geçenler bakmış, seyre imrenmiş. Üçüncü Kapı, Hak’ tır denen sevda alın yazısı Kimler elde etmiş ki, Canan denen o aşkı Kâğıt kalem yetmez, girmek için vefa’ yı ruha Sahile vuran dalga, getirmiş öteki masalı. Mahşer mi mahşere medar, son Dördüncü Kapı Deryadan tozlar koparıp, rüzgâra vuran sancı Yalnızlık girdabında, ölümü anımsatan Melek’i A’layı Bir hakkım daha var, o da ümitlerin yeşerdiği şarkı. |
Kâzım ÖZGÜR tarafından 2/22/2009 11:16:48 PM zamanında düzenlenmiştir.