SARI BİR SABAH
Sarı bir sabaha uyandım, içim dışım sapsarı öfke,
Çek çıkar bağrıma sapladığın ucu kırık hançeri, Yetmez mi kıskançlığının verdiği sonsuz acı, Ortak düş penceremizin camını taşlıyorsun durmadan, Cam kırıklarıyla doluyor her taşında gönül odam. Bütün kentleri ateşe vermedim mi uğruna, Bir damla gözyaşın için bütün gözyaşlarına, Dönmedim mi sırtımı, Gülümsemenin görünce aydınlığını, Ardımda bütün ışıkları kapatmadım mı. Ben hep, seni yazdım seni çizdim, Bütün ayak seslerini senin bildim, Kendime ve sana hep biz dedim, Nedir bu kıskanç nöbetlerin, Varoluşumun bundan böyleki sebebisin, Derdin nedir, Allah aşkına söylermisin. Bırak artık anılarda kalan gölgelerimi, Yeryüzünü çekiyorsun ayaklarımın altından, Yeryüzünde değilim zaten, Sevginle bulutlardayım biliyorsun, Dokunma, yudum yudum içeyim mutluluğumuzu, Tadını çıkaralım birlikte yaşanan anlarımızın. Taşlayarak gönül penceremi, Kırık camlar üzerinde yürütme, Bilmezmisin ne çok sevildiğini, Öldürme, yeter artık, Kıskançlık hançeriyle sevgimizi. ESEL ARSLAN 2008 - ANTALYA |
İşaret parmağımı sallıyorum:)
Andır yaşanılan.
Dün yok.
Kalbimin sonuncu tik tak'ı duvarda tablo bile değil.
Şimdi yanımdasın
Yarın da yanımda olacaksın
Hayat ne güzel.
Uzat elini