(2) Kara Zurna
Gösterdi Hocam Bedri Rahmi
elindeki Çakıl Taşını. "- Kır bakalım Katip’in Penceresinin Camını! " "- İnsaf Hocam, olurmu? Ora Üsküdar, bura Fındıklı! Arada koskoca Boğaz var." "- Dene hele. Her gün bir fiskem öne. "- Olmaz Efendim!" "- Ya, Yavuz Sultan Selim ? Buzağı ile başlamış, evlat, vurmuş Dalına Hergün Tepeye çıkarak. Buzağı olmuş Dana, Dana Öküz olana tırmanmış Dağa." Sığmadı, "Sınırları Engin bu Düşüncenin" Boyutları minicik Kafama o gün. "- Sığdıramıyorum bazen Gövdemi Akademi’nin Giriş Kapısına..." Hayda ! Kapı 3 metreye 2 geniş. "- Olmaz, Hocam valla !" Son ameliyat, son görüş; "- Açın Pansumanı bakayım, Yaranın Resmini Yapayım!" Pes Hocam, yapar da. Anlıyorum Bugün ben Bedri Rahmi Eyüpoğlu Hocamın O Gün ne dediğini ve neden? |