6
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
2930
Okunma
Uzantılarım
Utançlarım
Sensizliğim…
Arkama gizlenmiş, hüzünlü bir koyak gibi.
Selamını yürürken düşürüyorum
aşklarını
martılarını
çoğulcu bakışlarıyla kaybetmeden, kaybedilmeden
kendime sataşmalıyım,
ölmek kadar yılışık
…
Gitme,
Olmaz mı?
…
Bulaşıcı bir veba kadar,
en çarpıcı yanımla asıyorum kendimi.
Hiç ağlamıyorum,
yaşantılarım bunlar, bu değil
ölümlerim bu olmamalı diyorum; anlamlı anlamsız.
Beni kendinde taşı
Beni en olmadık ilahların gölgesinde taşı
ya da sünepeleşmiş bir ilkbahar kavşağından dönerken,
Soğuk kaldırımlar arkasından taşı beni.
…
Bir parşömen kâğıtlı gece de sabahlarken ömrüm,
geçerken
mahalle tatlıcılarının arkasına gizlenir bakışlarım.
Tinerci ürkeklikler ardında
Sahipsizce, sahiplenirim onları.
…
Gitmem gerek
Anlamsız bir güler yüzle
Usulca sıvışmalıyım
Yarınım son bulursa, geri dönerim belki.
…
Bak dünya ne kadar da yaşlı,
Bir kayıp sonsuzluk gibi.
2005