BENİ AYNALARDA AĞLATTILAR
Kurşun rengi gecenin
Uykuya teğet Hasrete müebbet saatlerinde Acıyı demledim Fincan fincan içtim Yalnızlığınla sevdanı Akıl coğrafyama Gönül dağlarıma Sınırsız çizgilerle çizdim. Karanlıklar içinde Silüetin düşerken odama Baharın güneşe Çiçeğin suya Toprağın yağmura sevdası gibi Yandım sevdana Yandım hasretine. Her yalnızlık Yenilgiye mahkum iken Yenildim, esir oldu bedenim Cüce aklım Şeytanlar gibi dilsizleşti Sağır Cümlelerim Topal Kelimelerim Anlatmaya yetmedi ızdırabımı Çaresizliğe boğuldum Ümidin renklerinden Seni devşirmeye gücüm yetmedi Can verdi dermanım Gömdüm toprağına Sensiz geçen zamanın. Kalabalıklar Celladım oldular Çelme taktı sevdama Şehre Donkişot olanlar Seni benden Beni senden kıskandılar Toprak bakışlı gözlerinden Bin bir nara attılar Ar damarı çatlayan Fitne fesat yılanlar Akıtıp zehrini Sevgimi ağlattılar. Gecenin selamsız Ve firari saatlerinde Canımı yaktılar Gerçeğin gerdanlığında Dillerim tutsak Sözlerim yalan sandılar Beni aynalarda ağlattılar. Süleyman KARACABEY |
Ve firari saatlerinde
Canımı yaktılar
Gerçeğin gerdanlığında
Dillerim tutsak
Sözlerim yalan sandılar
Beni aynalarda ağlattılar.
Kutluyorum güzeldi dizeleriniz.
Saygı ve selamlarımla.