k u m aağzına sakız bir toz bezi eline kendi camıdır her sildiği o türkü yapışınca diline s ö y l e m i ş t i ayakları yere basmayacaktı mutluluktan elleri girmeyecekti soğuk sudan sıcak suya s ö z v e r m i ş t i gözleri dalmayacaktı uzaklara saçından gökkuşağı çizecekti kaçıp da evlendiği genç adam yüzüne bir bakan bir daha bakacaktı y a l a n d e m i ş t i saçının rengini çalan adam kafasını kuma soktuğunda tuğla tuğla ördükleri yuvaya bir ortak daha çıktığında i n k a r e t t i oğlu kumar oynamak için son bileziğini istemezdi vermese de el kaldırmazdı annesine olmazdı kızını o evli adam dost tutmazdı o y d u başından beri kandığı artık biliyordu sol göğsünün altında sinsice gülüyordu ağzına sakız bir toz bezi eline kıstı yürek sesini ve teslim oldu yer çekimine İSTİSNA (24 Kasım 2008, Atakent) İstisnalar kaideyi bozar. (önceki şiir: “razı”) |