Ey!.. desem de; eyilikden eser yok
Ehtiyarlık başa geldi nôrüyüm
Köy yerinde mıh’ı bulsan keser yok
İki elim boşa geldi nôrüyüm

Aha döndü gara bahtım tekeri!
Acı çaya bulamıyom şekeri
Kim derdi ki; yel alacak peker’i
Bir ayağım yaşa geldi nôrüyüm

Asbap yırtık, haftada bir yuyom da,
Gatık yoksa yavan ekmek yiyom da,
Bu yılcık da böyle olsun diyom da,
Ömrün guzü gışa geldi nôrüyüm

Irahmet yok, şimşek bile çakmıyo
Tek canınan goca harman gakmıyo
Gomşu desen, sıfatıma bakmıyo
Garıncalar işe geldi nôrüyüm

Garanlıkta yol gidilmezmiş mââr
Tek oküzle herg edilmezmiş zââr
Durur muydum, motur olsaydı ââr
Pulluk gırık, daşa geldi nôrüyüm

Boşa geçti gençlik aylak, avara
Geç belledim toslayınca duvara
Avuyumuş, şu içtiğim cuvara
Çağalıkta hoşa geldi nôrüyüm

Alibaba, yalan dünya elinden
Gış olmasa, gonül geçmez gulünden
Seksen sene gorkmadım da ölümden
Çalık beden tuşa geldi nôrüyüm




Orta Anadolu ağzı. Yozgat, Kayseri, Çankırı, Çorum, Sivas dolayları

Nôrüyüm; ne yapayım, neyleyim
Ey!-Eyilik; iyi -iyilik
Mıh; çivi
Peker; (isim)sağlam, sağlıklı, güçlü kuvvetli
Asbap; (esvap) çamaşır, giysi
Yuyom da;(Yumak) yıkamak
Gatık; (katık) ekmeğin yanında yenecek gıda. Ayran
Irahmet; (rahmet) yağmur
Mââr; meğer
Zââr; demekki, herhalde
Ââr; eğer, şayet
Herg; (herk) tarlayı sürmek
Motur; (motor) traktör
Belledim; öğrendim
Avuyumuş; (avu imiş) zehir imiş
Cuvara; sigara
Çağalıkta; gençlikte
Çalık; hastalıklı, zayıf, güçsüz