1
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
50
Okunma
Her ölüm yara açar,
ama evlat ölümü bambaşkadır.
Bazı yaralar zamanla kabuk bağlar,
acı sızısını içine çeker, susar…
Evlat acısı susmaz.
Gün geçer, mevsimler değişir,
insan gülmeyi yeniden öğrenir derler;
oysa anne kalbi takvim tutmaz.
Saatler ilerler ama o an hep aynı yerde durur:
son nefesin alındığı, gözlerin kapandığı yerde.
Her yara iyileşir derler,
evlat acısı iyileşmez.
O, kalpte açılmış bir boşluk değil,
kalbin kendisidir artık.
Dokunsan kanar, dokunmasan yanar.
Toprak örtülür, mezar çiçeklenir,
ama annenin içi hiç bahar görmez.
Çünkü evlat acısı bir kayıp değildir sadece,
hayatın eksilmesidir,
nefesin yarım kalmasıdır.
Ve insan bunu anlatamaz…
çünkü kelimeler yetmez,
yetseydi bu kadar sessiz çığlık dolmazdı geceler.
Kalabalıkların içinde yalnız kalırsın,
herkes konuşur, sen dinlersin;
ama içindeki anne hep aynı soruyu sorar:
“Ben onsuz bunu nasıl taşıyacağım?”
Fotoğraflar donar,
oyuncaklar susar,
odalar yerli yerindedir
ama hayat yerinden oynamıştır.
Gülüşler emanettir artık,
sevinçler yarım,
umutlar hep eksik.
Evlat acısı alışılmaz,
sadece taşınır.
Her sabah yeniden sırtlanırsın,
her gece biraz daha ağırlaşır.
Kimse görmez bu yükü
ama anne her adımda hisseder.
İnsan bazen yaşadığını bile sorgular,
nefes alır ama hayatta değildir artık.
Aynaya bakarsın, yüzün sana aittir
ama içindeki anne paramparçadır.
Bayramlar gelir,
takvim yaprakları düşer,
herkes “zaman” der…
oysa senin zamanın
o günde kalmıştır.
Evlat acısı bir an değildir,
ömür boyu süren bir eksilmedir.
Bir tabağı fazla koymaktır sofraya,
geçerken kapıyı aralık bırakmaktır,
“belki gelirsin” diye
içinden bir sesin hâlâ fısıldamasıdır.
Ve insan şunu öğrenir:
Güçlü olmak ağlamamak değildir.
Güçlü olmak,
her gün bu acıyla uyanıp
yine de yaşamaya mecbur kalmaktır.
Bir yerden sonra ağlayamaz bile insan,
gözyaşı tükenir,
acı kalır.
Herkes “alışırsın” der,
ama evlat acısına alışılmaz;
onunla sadece susarak yaşanır.
Bir anne gülse bile
içi hep yaslıdır,
nefes alsa da
kalbi eksiktir.
Çünkü evlat toprağa verilmez sadece,
annenin ömrüne gömülür.
Ve bilsinler diye söylüyorum:
Her ölüm yaradır,
evlat ölümü kaderin en ağır imtihanıdır.
Zaman her şeyi örter derler,
ama evlat acısını örtmez.
O acı
annenin adı olur,
hayatının dili olur,
son nefesine kadar
içinde taşıdığı
asla kapanmayan bir yara olur.
5.0
100% (2)