0
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
237
Okunma

Okurken aheste..
Bir an, dünyanın sesi kesildi
parmak uçlarımda bir rüzgâr gezindi,
dalıp gittim sevgilim.
Nedenlere niçinlere
Vangogh ile birlikte louvre’un seyrinde
gözlerim bir virgülün içine gizlendi
Tam limonatayi karıştırıyordum satır aralarında
şeker erimiyordu cabucak
insan da öyle oluyor ya bazen
yarım eriyor, tam tat vermiyor hani
Sayfaya nöbete gel ..dedim
Yanı başımdaki ayraca..
Bir iki saatlığine tencere tava odasina gidiyorum ..
Güneş gibi bir psrliyor bir sönüyordu
Sarı tabak
Hem güneşi hem umudu hem de tükenişi çağırıyordu...
Ve bu gercek sevgilim..
Vangohg güneşten parca koparip tablosuna yapıştırmıstı adeta..
Kıyıda güneşe dönmüştü yüzlerini..
Ayçekirdekleri
ilham kaynağım.oldu..
Dedim tamam bu da sanat degil mi
Gundelik bir nesneden
Çıktım yola gidiyorum peşinden
...
Birden degisen mevsim gibi...
Ve ardından
Bulasik telinin metale değen çığlıgı
Sol la
Si doo
..
Mozart’ mı o..
camın üstünde sabırla gezinen o.senfoni
komsu çocugu flüt mü çalısıyor gelişigüzel..
Telimin temasından
Gümüş Bir nota yükseliyormus meğer
Vay dedim gayet
Gelisi güzel. ..
Mozart duysa
Tiz bir si notasına benzerligine
Köpük köpük gülerdi..
Sabunun notaya karışmasina
Her sanatçı biraz bulaşikçıdır
Yıkar, durular böyle
tamamen arınmadan
Tortular eserleridirr..
Ilham bu ya
sanatla gündeliği yan yana koyan ironik bir geçiş ile altın sayfalarda baslayıp
düşsel devamlılıği ile kurgulanip
Güneşe bağı ile
Sevgisi bitmez
Sabun köpüğünde yakalanip izi kalîr...
Ve sürdükçe benim ömrüm
hiç sönmezz.köpüğüm..
Bir türkü duyarım
icim sızlar
Çay kaşığım davul
Ellerim hip hop..
5.0
100% (3)