0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
55
Okunma
Dağlarda yankı var, göklerde ezan sesi,
Bir Bozkurt eğilmiş, secdede nefesi.
Yelesi rüzgâr gibi alnı toprağa yakın,
Bir dua fısıldıyor, “Ey Rab, Türk’e yakın.”
Yüreğinde töre var, dilinde besmele,
Gözünde bir hilâl var, gönlünde bir hele.
Ne kükremek ister o, ne savaşın narını,
Rabbine yöneltmiş o, yüreğinin arını.
Her nefesi vatanla her bakışı imanla,
Yalnız hakka eğilir, dik durur her zamanla.
Kılıcı secdede pas, sözü rahmet içinde,
Yiğitlik susmuş şimdi, kulluk niyet içinde.
Bozkırın ortasında sessiz bir ay doğar,
Yıldızlar sükûta erer, rüzgâr bile durur yar.
Bir kurt var diz çökmüş, hilâle dönük yüzü
Hakk’a teslim etmiş o, kükreyişin özü.
Ne zulme baş eğer, ne kula selâm eder,
Secdesi özgürlüktür, alnı göğe değer.
Kurtluğundan utanmaz, kulluğuyla övünür,
Secdede bir Bozkurt’tur, imanla büyür.
Asena’nın nidası dolaşır ufuklarda,
Her dua bir yankıdır kadim Türk ırmaklarda.
Tanrı Dağı şahittir, Hira’nın yanında,
Bir millet diz çöker, nur iner alnında.
Kılıç kınına döner, gök kubbe sessiz olur,
Bozkurt’un kalbinden bir “Ya Rab” yükselir durur.
Ne güç ne kudret kalır, yalnız bir teslimiyet,
Bir Bozkurt secdede işte ebediyet.
Ve sabah doğduğunda, hilâl parlar göğünde,
Bir millet dirilir yine, secdenin özünde.
Bir Bozkurt secdededir, bir ulus diz çökmüş
Kudret değil, imanmış Türk’ü diri tutmuş.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(3 Kasım 2025)