-Başlıksız-
Ne zaman çaresiz kalsam
Günahların en büyüğünü işlemişcesine Önüme baksam, Dibine girecek bir yer aramaya kalksam Çok değil, bir tek canımdan kurtulmaya çalışsam Iraktan değil, buz tutmuş çatlaklarımdan, Yüreğin fay hattı kırıklarından Fışkırır, anamın dilinden Paslı yürek ininden İnsanlığımı ayakta tutan Maneviyatın içinden Sabah, öğlen, akşam demeden, Genç, yaşlı ayırt etmeden, Diğer insanların aksine hiçbir karşılık beklemeden Bir bebek kokusu gibi, cennetin en güzel hazinesi Varlığımın vazgeçilmezi, Dünümün, bugünümün ve de varsa yarınımın tek varisi Duam… İnsanların zalimliklerinden ve de Tüm dünyanın kirliliklerinden sana koşsam Sana sarılsam… Gözüm hayret, yüreğim şahitlik etse Sende saklı kâinat şifresine… Nesli tükenen kuşlar gibi azalmasa iyi insanlar Ve manasına sığındığım yaradılışı Unutmasalar… Yüzlerce duayla yürekler meşgul olsa Ta ki ecel bizi bulana kadar… |