yaş(göz)yaş
korkmadan çırpılmış gözyaşı
henüz asılmıştı o incir ağacının dallarına salkımlaşmış nağmelerle parladı ay üzerinde bu ilgiden utandı gözyaşı eğdi yüreğini umutlarının yanına sonra geldiği nazara bir mektup yazmak istedi içi titredi hasretliğinin isminden geri dönüşün olmayacağı düştü zihnine ay korktu bu düşen gölgeden o gözyaşı zincirlenmiş bir değirmen taşı ne zaman ağlasa sevdiği ve doğuşlar ertelense bu nemlenişlerle hala hisseder bir daha hiç yakalayamadığı o sıcağı... |