0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
68
Okunma
Bir çöl sessizdi, bir gök karanlık,
Toprak susuzdu, yürek yanık.
Gölgeler düşmüş, yollar ıssız,
Bir ses beklerdi gönül, isimsiz.
Kız çocukları gömülürdü diri,
Haksızlık olmuştu halkın şiarı.
Zulüm tufanı kaplamıştı yeri,
Umut arardı gözler, nazarı.
Putlar gülüyordu, taşlar baş tacı,
Vicdanlar yorgun, sevda yabancı.
Bir gece kandil gibi doğdun sen,
Gökten bir rahmet yağdı o an.
Ay utandı, yıldızlar sevinçle aktı,
Toprak kokladı seni, bağrını yaktı.
Bir bebek ağladı, bir dünya sustu,
Nur indi kalplere, zulmet yok oldu.
Sen geldin de güldü yetim çehresi,
Çözüldü zincir, kalktı esaretin perdesi.
Kalktı karanlık, düştü şirk duvarı,
Her yüreğe doldu merhamet baharı.
Sen geldin, söz oldu Kur’an ayeti,
Sözünle anlam buldu her hakikati.
Bir harf düştü gökten, bir ayet indi,
Karanlık geceler sabaha döndü.
Öksüz gönüller sıcak bir yuva buldu,
Çaresiz kalpler seninle doldu.
Yetimlerin başı okşandı sevgiyle,
Mazlumlar dirildi, adalet geldi.
Bir tebessüm ettin, Medine güllendi,
Bir adım attın, Mekke dirildi.
Taşlar bile secdeye vardı,
Bir ümmet doğdu, aşk ile yandı.
Sen varsın ya, dünya cennete döner,
Her kalp aşkınla yeniden direnir.
Sensiz bir an hayal bile edilmez,
Sensiz bir çağ nefes bile alınmaz.
Ey rahmet elçisi, ey şefaat güneşi,
Ey gönül sultanı, ey ümmet sevinci.
Adınla açar çiçek, susar fırtına,
Seninle yaşar gönül, döner mevsim bahara.
Sen geldin, insan insanı sevdi,
Sen geldin, kul Rabbini bildi.
Gözler buldu hakikatin yolunu,
Seninle aydınlandı ufkun sonu.
Ey Habibullah, şahit gökler ve yer,
Sensin varlığın en kutlu haber.
Dünya ne zaman anarsa seni,
Rahmet iner, dirilir kalp denizi.
HABİB YILDIRIM / BÂİN-İ ADLÎ
(22 Eylül 2025)
5.0
100% (1)