Eskimez deme hiç mevsim ayına,
Baharların eskir, yazların eskir.
Pas örümcek düşer artık payına
Fasılların eskir, sazların eskir.

Yalan dünya artık girmez yoluna,
Gölgeler karışır sağın soluna.
Boşa giden ömür takar koluna,
Hatıralar eskir, gözlerin eskir.

Her heves bir günün boş oyuncağı.
Suskun örer hayat en zalim ağı.
Heybet titretirken ovayı dağı.
Gözyaşların eskir, sözlerin eskir.

Bir bakarsın gençlik kuş gibi uçar,
Sahte sevdalara gönüller göçer.
Ömür defterinde boş sayfa açar,
Kervanların eskir, izlerin eskir.

Ne taht kalır, ne de saray görkemi,
Ne şöhret dayanır, ne mal, ne demi.
Soldurur içinde yüce âlemi,
İhtirasın eskir, nazların eskir.

Bir gün hesap gelir ömrün sonunda,
Sorgular başlar da vicdan yanında.
Kurtuluş yoktur ki kaçsan ne fayda.
Çarelerin eskir, hazların eskir.

Pişmanlık ateşi sarar gönlünü,
Yakıp kül ederken sol yan, özünü.
Çaresiz yaşarsın kendi ömrünü,
Duaların eskir, cüzlerin eskir.

Bir mezar taşına yazılır isim,
Geride kalanda kalmaz iz., cisim
Dünya sahnesinden silinir resim.
Yavaşların eskir, hızların eskir.

Ne bir dostun kalır zerre misali.
Yalan dünya işte budur ahvali.
Kapanır bir gün de ömrün hayali.
Hazan ömür işte güzlerin eskir.

Dünya yalan imiş, anladım geçtim,
Bir fani ömrüme nice yük seçtim.
Son nefes içimde bin pişman biçtim,
Kavi’ymişim yaz la çizlerim eskir.

mxoz hocama ait şiirin ana temasını dile getiren kıymetli nazıresi maşallah hocam şiirin sonuna eklemek ten gurur duydum

Çağladın, kabına sığmadın bir dem
Durulup, yerini bilmektir erdem
Vakitsiz bir haber gelir de yârden
Heveslerin eskir, dizlerin eskir

Hanene, bağına baykuşlar tüner
Meclisin boşalır, ışıklar söner
Taşacak bulutlar başında döner
Alevlerin eskir, közlerin eskir