Gökyüzünde kanat açan martılar
denizin yüzünde uçarlar,içinden geldiği gibi...
kırlarda açılan nazlı papatyalar
neşeyle sallanır,içinden geldiği gibi...
çocuk güler,kıkırdar,bazen de çığlık atar
düşünmez etrafını,içinden geldiği gibi
güneş doğar hergün altın saçlarıyla
şafağı kızıla boyar,içinden geldiği gibi...
serçeler cıvıldar,kargalar gaklar
sincaplar fındıkları yuvaya saklar
kelebekler çiçekten çiçeğe konar
rüzgar türkü söyler,içinden geldiği gibi...
sardunyalar tomurcuklanır,kiraz ballanır
kıpkırmızı elmalar dalların ucunda sallanır
elma kurdu tünel açar,içinden geldiği gibi
kertenkele kuyruğundan,yılan ayrılır kabuğundan
cümle mahlukat sakin yaşar,memnundur hayatından
esner,gerinir,yatar yuvarlanır,çimenlere keyifle uzanır...
düşünmez geçmişi,geleceği,günün tadını çıkarır...
bir tek, insan kaygılanır, yaşayamaz içinden geldiği gibi...


Gülhan Çeliktaş