6
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
170
Okunma
Gittin, evet…
Sandın ki gidince geçer.
sandın ki gidince biter.
Sanma ki senden sonra karanlık sardı beni;
gecemde ay, gündüzümde güneşsin.
Sen, bende hiç dinmeyecek olan bir acı,
hiç bitmeyecek olan bir sevdasın.
Ağladım mı?
Evet, hem de her gece!
Gözyaşımda sen vardın.
Çaresizliğimdin, ulaşamadığımdın,
ne olursa olsun, hiç vazgeçmediğimdin, anlamadın.
Gittin, evet…
Gelmezsin, biliyorum.
Ben unutmaya kıyamazken seni,
sen çoktan unutulanlar arasına koymuşsun beni.
Gittin, evet…
Senden sonra, her zamanki gibi ben kaldım yine benimle.
Bir de her gidişinden sonra beni sarmalayan yalnızlığım kaldı benimle.
Gelsen şimdi,
yollarına güller dökerdim.
Gelsen şimdi,
gideceğini bile bile,
hiç gitmeyecekmişsin gibi, aynı heyecanla karşılardım seni.
Ayrılık bir son değilmiş;
sonun başlangıcıymış.
Ayrılık bir kapı aralığıymış sadece...
Kapısından geçince anladım:
Kendime giden yol, meğer seninle başlamış.
Şimdi yavaş yavaş yürüyorum yolları.
Bir zamanlar parmaklarının okşadığı sakallarımı
şimdi rüzgâr okşuyor.
İçimde büyük bir hesaplaşma...
Bu defa seninle değil kavgalarım, kendimle.
Geç olsa da anladım:
Sevgi, istenilmediğin yeri terk etmeyi bilmekmiş.
En büyük göç ise,
gideni uğurlayıp, kendi boşluğunda ona yer açmaya çalışmakmış.
5.0
100% (8)