0
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
138
Okunma
Düş gibi, şiir gibi, bir sevda gibi
İlyas’ın unuttuğu Asya gibi
Ben seni..
İçinde (gitme) diyemeyenlerin utancıyla sevdim.
Ben senin uğruna,
Yok oluşumu sevinç bildim de seyrettim
Sokaklarında hayalini gezdirdiğim ey gönül şehrim,
Sen ki en çok güvendiğim inandığım..
Giderken sırtıma sapladığın o hançeri
Senin elin diye sevdimde çıkaramadım.
Bir ömür verdim ben sana,
Dilde kalan dua gibi,
Ben seni bir ömre mühür bildim de sevdim sevgili
Ben bittim,
Sen giderken bilmedin ezip geçtiğin o yeri
Sen geçerken içimden
Bir sözünle bahar olurdu içim,
Bir susuşunla kıyamet…
Gülüşünden geriye,
Bir yangın bıraktın şimdi harf harf,..
Ben ağlıyorken,
Sen gül mü sandın gözümdeki yağmuru?
Sana ben değil kalbim konuşurdu,
Sen hevesmi sandın bendeki yangını.
Bir bakışınla yıkılırken içimin duvarları,
Sen oyunmu sandın bu sevdayı.
Yürek dediğin nedir ki, biraz toprak, biraz dua,
Sen ektirirken yüreğime adını,
Ben her duayı senin adınla ektim sevgili..
Mavi güller senin gözlerin gibi açsın istedim
Orada büyütürken hasret sabırlarını.
Sen talan edip gittin gönül bahçemi, bağlarımı..
Canım derken kırdın ya kanatlarımı
Uçmak değil artık..
Ayakta kalmak bile zul oluyorken
Bir de gülüşünü hatırlamak düştü payıma senden.
Adını anmak, hala dua gibi düşerken dilime.
Beddua değil sözlerim,sitemdir sadece..
Şimdi içimden geçen onca ( keşke )
Sessiz bir ağıt gibi çöküyor üzerime her gece..
Baharımı harabeye çevirdinya ellerinle,
Dua eder gibi saklıyorum ,
Yüreğimin en kuytu yerinde.
Yarası derin, kırık kanatlarla
Ağlayan mahcup bir kalp bıraktın geride..
Şiir : Gizemce Gizemli Şiirler
5.0
100% (4)