0
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
138
Okunma
Knidos İskelesi’nden başladı yürüyüş,
Tontonitos yanında, çenesi düşmüş,
Bir elinde güneş panelli baston,
Diğerinde kekik suyu, devam eder bitmeyen soğukluğu.
Knidos sokaklarında dev kollar dolanıyor,
Mermer heykeller kodlara dönüyor.
Keliternos söyleniyor mutfakta,
“Bu çamaşırları artık dronlar asıyor!”
Timenos eve dönerken bir sabah,
Evde hologram sofrası, yapay kahvaltı.
Zekeriya Sofrası’nda QR kodla çorba,
"Ben eskiden bakır tas isterdim," diyor Terinos, gülerek.
Nikos’un talikası olmuş TOGG,
Fakat direksiyonda Yunan bir algoritma.
Sokak lambaları şiir okuyor gece,
Her biri Terinos’un mırıldandığı gibi:
"Datça bir devrimdir, ama yavaş akar..."
Sokak çeşmeleri vişneyle dolu, turunçla coşar,
Her yudumda çocukluk, her damlada yaz saklı.
Çay tepsili robotlar, kıvrak bir dansla geçer,
Serin bir selam bırakır, teneke masa altına.
Dondurma düşmesin diye yere, atılır bir şemsiye,
Külah havada yakalanır, düşmeden onurla.
Keçi sütünden serin mucize, bedava ama asil,
“Hijyen bir uygarlıktır,” der Terinos, kahkahayla.