10
Yorum
24
Beğeni
5,0
Puan
297
Okunma

‘’Hislerim, hissetmediklerim –
Onlardan doğup da birbiriyle
Çelişenler. Farkına varmıyorum
Hiçbir şeyin – yalnızca yaşıyorum ben,
Olmak istediğime kimsenin bir sözü yok.’’(Pessoa)
Işıldağı yüreğin…
Melun bir renksin, sen ey zifiri karanlık
Müstahdemi mevsimin kapandığım secdeme
Kapattığım kadar ruhumun düğmesini
Kordan bir güne merhaba
Ey, sevgili
Sen ki:
Aşkın mefkûresi…
Bir aşka denk düştüm bir de zindana kondum konalı
Zikrine yenik düştüm fikirlerimin
Sözcüklere tapındığım mı yoksa tek doğru?
Firar ettiğim takvimin kopuk ve yırtık yaprağıyım
Hamt ettim edeli kor hecelerin tutsağıyım
Özüm de bir sözüm de
Algı eşiğimde titrer sesim
Bazen mağdur bazen mağlup düşerim
Varsın olsun aşk, en büyük yenilgim
Zimmetliyim toprağıma
Küf kokan dünüme ve otağıma
Dadanan kuşlardan hallice
Boynum kıldan ince mademki Rabbin Dergâhında
Kılıksız bir z/afiyet
Hüznün muadili ruhumda saklı asalet
Ben ki:
Asi bir rüzgârım meylettiğim yalnızlığımda saklı
Asası aşkın
Gaipten gelen coşkum tepe taklak düştüğüm
Yalnızlığın doğasında saklı
Hazin bir kuşum
Azadesi sevginin
Hasadı ölüm mü yoksa çıktığım
Bu dik yokuşun?
Azığım sevgi
Atak geçiren kalemin de sönmez iken feri…
Ben bir düş mahkûmuyum
Ufkuma bandığım
Ben gerçeklerin dümen başındaki kaptanıyım
Yeri geldi mi sevdası miçonun
Kapıldığım rüzgârınsa ta kendisiyim
Kâh hüzün kâh toz zerresi
Kayıpların ve ayıpların Mısra’sıyım
Kaykıldığım şu mekân
Ulağı olduğum yalnızlık denen makam
Uleması acıların
Tasnifli bir düzen
Aşka meyleden hüsranın tutağınayım
Yana yakıla sevdiğim…
5.0
100% (14)