16
Yorum
60
Beğeni
0,0
Puan
1528
Okunma
Gecenin çatlamış sesinde
büyür adın, Mihra.
Bilinmez bir şehrin,
unutulmuş sokağında.
vurur her zerreye nakşın..
Avuçlarımdan sana düşen harflerle
topluyorum kendimi şimdi.
Eksildikçe sen,
adım adım kayboluyor zaman.
Kirpiklerinden süzülen sessizlik
Tenimde yankılanan sükût,
Kim bilir kaç kış eskitti
Bekleyişteyken seni.
Kaç bahar,
senden habersiz yeşerdi içimde?
Ellerini sürsem,
unutulmuş bir dua gibi
Dizelerime işlenir mi fısıltın?
Yoksa her dokunuş,
geceye gömülen
Bir hasretin küle dönen hâli mi?
Gölgende ışıldayan gözlerim
can çekişiyor şimdi
Araladığın kapı eşiğinde alabildiğine suskunum.
Terli avuçlarımın arasında sıkışan kalemle
Alnının ortasından vuruluyor bir şiir daha
intihar ediyor, aşkla giydirdiğim, çıplak dizelerim.
İçimde mühürlü kalan sevdan,
Sesin rüzgârlarda savrulurken
Sana varan her yol dikenli.
Sana olan sevdamı anlatan kelime,
Suskunluk şimdi.
Hangi cümle,
hangi kelime tamamlayabilir ki bizi?
Belki de Mihra,
Adını içime düşürenin kendisi…