EMEKLİYE ÇAĞRIEy emekli; gurbet elden köyüne Geleceksen bir an önce gelsene Ben diyemem gülmek senin neyine Güleceksen bir an önce gülsene Sabahları uyku tutmaz erken kalk Ajanslarda haberlerin hepsi cılk Marmara’da ucuzlamış devre mülk Alacaksan bir an önce alsana Kuşluk vakti bir kahveye varırsın Bulmacayı bez masaya serersin Her soruda beş dakika durursun Bulacaksan bir an önce bulsana Camilere erken gitmek zûl müdür? Şadırvanda dedikodu bol mudur? Namaz kılan en hakiki kul mudur? Kılacaksan bir an önce kılsana Sahillerde güzel olur her belde Layık değil sana kalmak motelde Her şey dâhil, beş yıldızlı otelde Kalacaksan bir an önce kalsana Yurt dışını sakın takma kafaya Yurt içinde aman gelme tufaya Bin bir çeşit türlü açık büfeye Dalacaksan bir an önce dalsana Ey emekli; mutlu mesut şen misin? Vekil olan, kıyak olan sen misin? Kendini öğüten değirmen misin? Bileceksen bir an önce bilsene Hükümet; Emekli az alsın ister Kenya’yı Nijer’i baz alsın ister Aslında bir nüfus azalsın ister Öleceksen bir an önce ölsene Hidayetin aman kalsın çağrısı Emekliye vardır karın ağrısı Bir dayağı hak ediyor doğrusu Çalacaksan bir an önce çalsana Hidayet GEDİK |