HALBUKİ
Bilinmez ki bize, kader ne yazdı,
Yürekte bir sızı, dilde niyazdı, Gülden kırmızıydı, kardan beyazdı, Hiç solmaz dediğim, soldu halbuki. Sende beni, el yerine, koymuşsun, Bir cahillik edip, ele uymuşsun, Artık istemiyor, diye duymuşsun, Ben öyle demedim, yalan halbuki. Açtığı o yara, hâlâ kanıyor, Hem kanıyor gardaş, hem de yanıyor, O beni sadece, üzdüm sanıyor, Gönül bağım, turab, talan halbuki İstersen güller, tak istersen boyan, İster uçarak gel, istersen yayan, Kim verdi sevdamı, ellere ayan, Ondan başka yoktu, bilen halbuki. Ey arkamdan gelip, bıçak vuranlar, Gelmesin sinime, beni kıranlar, Mektupta mı yazmaz, diye soranlar? Postacıydı demin, gelen halbuki. Sevda beni bilmez, alemde sırdım, Aşktan aldım yara, ben kendim sardım, Ne yâri incittim, ne dostu kırdım, Bir tek bana oldu, olan halbuki. Çok sevdim ben, onu gözü elayı, Bile isteye sardım, başa belayı, Teskine gelmişsin, duyup selayı, İçimde kendiydi, ölen halbuki. Ömür heba oldu, sona dayandı, Dağlar hallaç oldu, Denizler yandı Yar diye seslendim, sular uyandı, Gözlerimdi benim, dolan halbuki Demişler ki tırnak ayrılmaz etten, İnsan geçiyormuş, aşılmaz setten, Gidiyorum artık, bu soğuk kentten, Aklıma ziyandır kalan halbuki. Kahıroğlan bu sevdan, keşmekeş gibi, Sırtımda taşırım, tek güneş gibi, Sevmiş beni amma, bir kardeş gibi, Yar diye sevmiştim, ulan halbuki. |