SESSİZLİĞİN YANKISISessizlik, ince bir kılçık gibi saplandı boğazıma. Bir martının kanadında unuttum sabahı, Yağmur ,acımasızca dökülüyor bu şehre. Ben bir uçurumun kenarında, düşmemekle düşmek arasında oyun oynuyorum gölgemle. Görüyor musun, yıldızlar bile suskun, Bu sessizlik boğuyor beni. Sözcüklerin yarısı kayıp yarısı ölümü bekliyor usulca. Birisi geçiyor aynanın içinden, kendi yansımasını bile tanımadan. Kim bilir, hangi rüyanın yarısıydım dün gece? Belki de, küçük bir hayatın daha da küçük bir yok oluşuydu bu. Camın buğusunda adını yazdığım ve sonra sildiğim an, zaman da sustu. Şimdi bir gün, daha eksildiğim yerde, bir kum tanesi gibi unutuluyorum. Ellerimde kırılmış şiirlerden arta kalan küçük ama keskin bir sızı, belki de hayattan öğrendiğim tek şey bu: Kendi içine düşen bir su damlası gibi yalnız olmak. |
Bizde okuduk ve kutladık yürekten, yazdıran yüreğini, yazan kalemini
Gönlün abat olsun, İlhamın bitimsiz ve tüm eserlerin benzersiz olsun
Sonsuzluğun sahibine emanet olasın, sağlıcakla kalasın