BİR DUDAK İZİNDESen gittin, dünya bir adım geriye düştü. Günler, paltolarını çıkarmadan oturuyor masama, hep aceleleri varmış gibi. Ama acele neye? Sen yoksun, her şey yavaş artık. Bir kahve kupasında döner durur akşam. Parmaklarımda, senin dokunduğun kitaplardan kalan bir iz. Bir de dudak izi, ne kadar ağırlık taşır ki bir ömür? Gözlerim bir kıyıyı arıyor hâlâ, sözlerinin döküldüğü yeri. Ama biliyorum, aşk her zaman terk eder kelimeleri, ve biz, yalnızca susmanın kalbine yürürüz. |