Kara
Kara
Gece, bıçak sırtı bir sessizlikle iniyor, Gökyüzü, siyahın en derin tonunda. Ay, bir yara gibi asılı boşlukta, Ve yıldızlar, un ufak edilmiş düşlerden ibaret. Gölgenin içinde gölgeyim, Bir var, bir yok; nefsimle savaşta. Karanlık, kucaklar beni, Bir anne gibi, soğuk ve sessiz. Hayaller düşüyor yüreğime; Zehirli çiçekler gibi, solgun, küskün. Ruhum, dibe çeken bir taş, Her nefeste daha da kararıyor suyun yüzü. Kimse bilmiyor, bu sessiz çığlığı, Kimse duymuyor, bu kaybolmuş adımları. Kara, hep kara, Bedenime değil, ruhuma sinen. |