defne/dilen zamanlargeç kalmış bir devinimin avlusunda uyurken hayaller, dişlerimizin arasinda büyüdü bir düşünceye, bin anlam katan kelimeler dudaklarımızda sus emri duygularımızda hüzün ezgileri yollar, ağır aksak adımlarda sınarken bizi yıllar, hiç okunmayacak bir romanın ön sözünde sildi çizgimizi --biz, yine de hiç bir hayalden erken göç etmedik.-- bazen, ardımızda üşüyen zamanın çatık kaşlarındaki öfkeydik, bazen, üç günlük kelebeklerin tebessümlerinde derin bir gamzeydik --ama biz, hiç bir zaman ulaşılmaz olduğumuz kadar anlaşılmaz değildik.-- bazen, yaşadığımız şehirlerin saçaklarında kırlangıç ezgileri dinledik, bazen de, sessiz bir iç kanama gibi en yorgun yalnızlıkları adım adım öteledik. yaşamak, sınarken bizi kaybolan zamanlarda umudun var oluş hamlesiyle tükenmişlik cinnetini tecrit ettik vuslat bile kınıyordu kendini, biz topuklarımızda nasırlaşan sessizliği seçtik. fld. |
Zamana geç kaldık.
Hep bir geç kalmışlık altında ezildi ruhumuz
Kalbi saymıyorum zaten küll.!
Yarım kalmış bir şiir
Yarım kalmış bir hayat gibidir.
Bende şiire geç kalmışım şairim
Yüreğiniz dert görmesin