Yalnızlık
Ben bıraktığın gibi değilim artık
Ölüm icabı yaşıyorum alnım açık Evim, odam, kalbim, kafam dağınık Böylesi daha güzel, biz hiç toplanmadık Ahh yalnızlık! Neredesin çık gel artık... Kalabalık içinde görünmez gibiyim Geceleri iple çekiyorum Ansızın gelip giriver koynuma diye Fakat yoksun Gelmedin... Oysa ben istemeden gelmiştin Bir keresinde Hatırlıyor musun? Güneş uykuya çekilince Dalgalar hırçınlaşıyordu. Kimsecikler görmesin diye Hünerini geceye saklıyordu. Oturup dinlerken kayanın çığlıklarını Ay sinsice gülümsedi bana. Deniz ayın ışığıyla dans etti sonra Baktım sağıma soluma Sen geldin yalnızlık yanıma... Ne güzel kokun vardı öyle Nefes alıp, vermek istemedim seni hissedince Kapattım gözlerimi huzur çektim içime Bunca zaman arzuladığım senmişsin meğerse Usulca sokuldun içime Fısıldadın kulağıma Bak şu denize! Dedin Deniz geceye saklar kendini Dalgalarını o zaman özgür bırakır Bir başka arzuyla çarpar dalga kayalara Gündüzün gösterisi bitmiştir çünkü Ay eşlik eder denizin coşmasına Bu saatte yalnızlık içen gelir buraya. Bundandır kayanın çığlığı Hisset!... O çığlık ki huzurun okşaması Sanma ki canı yandığından Gündüzün rolü bitmiştir artık Özgürce çığlık çığlığa haykırmalı Kimseler engel olmamalı... Yorgun ruhuma ne iyi geldin yalnızlık Her zerrem tutuldu her zerrene... Kapım açık giriyorum yatağıma Ey yalnızlık! Gel artık yamacıma Sana ihtiyacım var anlasana... |