AH İSTANBUL
Ah İstanbul!
Mızmız çocuğu Anadolu’nun, Gözlerinde hep bulut gezer , Issız ve yorgun... Ayrılıktır belki de sebebi kifayetsiz bunun, Ol benim başlangıcım ol benim sonum. Uzat ellerini kaymasın bu yıldız, İsyan etmişken bu kubbe ,hadi durma kendine kız, Oldum artık şarap gibi yıllanmış bir hırsız, Gece esir etti gündüzümü ,hep hep sabırsız. Ah İstanbul! Kıskandım hep o deniz mavisi gözlerini, Belki de yer yer sakladım kendimden, Kölen oldum, umutsuzum kurtulamadım nefsimden, Haykırmak istiyor artık bu can bu beden, Vazgeçmişken benden sende her şeyden, Titrek ellerin okşar iken saçımı, Ne çok yıl geçmiş unutmuşum acımı, Aldım gidiyorum öne eğik başımı, Kim bilir belki bulurum kaybolmuş yıllarımı. Gözlerin aşka çağırıyor beni utanmış bir çocukça, Kah sabırsız kah usulca, Beyhude bir intihardır bu yaylım ateşinde, Derman yokken ne sende ne de bende. Ah İstanbul! Hadi durma beni bende bul... |