Cehennem ButonuKayda değmeyen doğruların alacakaranlığında Hayatımızı oyun bahçesine çeviren Ve dünyayla dalga geçen bir erk, Bir Musk var artık Önünde cehennem butonu ... Şu isli yüzün yorgunluğu Dilsiz bir mülteci gibi karşılar seni Ciğerlerinin penceresizliğinin borsasını Hayaline erişilmiş bir kariyer sayar kendine Oysa yağmurun isyanında görülen Boyutsuzluk çelmesi Ve çamurdan kentler oluşturması Bir nevi iklimsel ödüldür Belleğimiz kökünden oynasın diye Yapılan yolculuğun sonuna yaklaşıyoruz Zira öyle histerik bir yolculuktur ki bu Hiçbir bunak soytarı durduramaz artık Atmosferin sabrında sakladığı devasa cehennemi Yarına dair Hacmini büyütüyorken obur umutsuzluk Hangi tanrının kulaklarının pasını temizleyebilir Bir halk türküsü Bu bir korku filmi değil artık Zira hangi inancın eli uzasa kutsanan kitaplara Çöl zombileri çıkar karşısına Kronikleşmiş hastalıklar koğuşunda Bu nedenle Mağrur yalnızlıklar zulasına çekilmişsen Ve ifşa olmuşsa serkeş korkuların Ve çaresizliğinin komedyasını Gümüş tabakta sunuyorsan balık hafızalılara Bundan kime ne Kime... Hem kim, kim ki? H. Korkmaz, 2024 İst/Sthlm |