Sardunyalara
kapı
bomboş üstelik soğuk oturmuş bir film bekliyorum içimden geçip başka içlerde sarmaşık duruyorum burada uzun soluklu bir konuşma olmayacak zamanı sayma sabır erdemdir sen, şiir işte, dedin yanılıyorsun dedim, şiir acıyı bağırmaktır kırk yıl sustun henüz doğmamıştım sardunyalara baktın konuştun sesin kimseyi öpmedi. hikâyelerini ardında bırakan his bir ân’ın hayaliyle geçtim bütün zamanları her şey yerini bulmuş gibi herhangi bir kadın bir yerlerde adam ümidi besledim belki bir gün ıssızda avaz avaza biliyorum sonsuz bir uçurumda es’im ben kendi kuyusunun taşlarına çarpa çarpa insan insana benzediğinde huzurla uykuya varılır son kez nereye gidilir ki zaten sardunya otobüs garında iki valiz dik dik bakarken hayat bildiğin gibi değil kaç kez ağlamak yok dendi de sesin çıt demesin diye sustum. |
Bazı isimler, bazı insanlarla güzel ve özeldir.
Burdan selam olsun, gidenlere, gidip de dönmeyenlere ve kalbimizde kalanlara...
Selam cancağızım, şiir işte yine vurduk dibine özlemin.