İnziva..
Bakışın inzivaya eğilen bir cürümden
Çürümüş bir rabıtada ısimaydi Aynalarımdan bir yaprağın silüetine sığınan Gülüşü buruk bir sevgiden gözüken nizama işlerken bulutlarımdan yağmurlar akar gözleri şivesi bozuk tamburamdan Mimlemiş hecelerin kundakta vaveylâ gibi Huzur içinde kalıyor sözlerim yana yana Dökülürken zambaklar gaflet türküsünü sokulmuş Tenimde yaslarken hür edilmiş sevişmeleri Bilmem kaç bulut üstünde hüzünlendim Kapısı kırık bir karıncaya Ölüm gibi aşk kılarken teneffüste Mum ile yangınlarda kül eylemişim İçimdeki rüzgarlarda bir buseyken Hakirken sulanmış sözler İncinmiş şarkılarda ense kökünde bir kıyamet ağırlığı Kıymetsiz şakırdamalar harflerinde Noktasız bagrismalarla neye atfediliyor Yorgun bir bilmece gibi Tünemiş bir kokuya ramak çiziliyken Bahar bağrında bir kelime tiyatrosu Sararmış bir üflentiyle Kısmetmiş bir esmaya vurgunken dağlar... Cevazında ölüm okunur burnunda Ben bir şalvar ustası kolunda Göğsü aya çatmış bir düşünceye yoğrulmuşum Gönlü velvele sırtında yarası buz tutmuş Köz gibi Hicran tutuyor Vicdana küs bakışlarla.... Gezgin imgeler... |