hadi düşelim sevgilim düşlerimizden, zaman sarkacından bakıp yüzlerimize . bir birimize aşkı fısıldayalım, o çok eleştirdiğimiz şiirlerle. sonra biraz ağlamak biraz birazdan ve her şeyden ayrılalım.
bir kadın acı acı ağlasın şimdi , Tom Waits beklesin sırasını ve arabesk bir şarkı çalsın minibüslerde. üzerimize işçilerin çarpışan ellerinden başka romantizm gelmiyor hala. biraz kürek ve balyoz sesi. yıkmak bildiğim en iyi iş desin vasıfsız bir işçi
dur sakin ol şimdi nefesini tut bu bir halk ayaklanması. ve barındırmaz içinde lirik cümleleri duyunca kelimeleri sanatsız hemen anlamalı.
ali ayşeyi de sevebilir bu durumda tam tersi de olabilir çoğu zaman ama ne ali Alidir ne ayşe Ayşedir beşeridir ve herkes sevebilir.
ahh benim yüreği alev alev sigarayla yanan kardeşim biz burada şimdi biraz daha çekiç seslerine hasret sense bir ekmek hem de belediye kuyruğunda. sonra soğan da romantiktir tenceresi kaynamayan evlerde belki bir parça et.
hadi vur ve yık poetikamı. aynı nefeste çıksın nefeslerimiz haykıralım tüm acılarımızı -bize de zam, biraz daha zam sonra beklenmedik vergiler yaşamak bile lükstür üstelik bu coğrafyada
bebeklerden ve kadınlardan bahsetmek istememe nedenimi boş ver. daha fazla arabesk biraz daha acı sonra gözyaşı. elden ne gelir’imsiler teselli mi olur şimdi hep aynı cümleler ile hep aynı kalafat.
vur kardeşim balyozu vur ki yıkılsın duvarlar acı her yanı sarsın ve yaksın ciğerindeki dumanın arabesk acısı.
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir.
Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Halkçı Ayaklanma şiirine yorum yap
Okuduğunuz şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Halkçı Ayaklanma şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.
Kağıdın mağdur kalemin zararda olduğu bu şiirsizlikte ilaç gibi gelen dizeler..Haklı serzenisler nokta atışı analizler ..Ali'ye Ayşe'yi, Ayşe'ye Ali'yi unutturan bu zalim devir utanır mı bilmem🥺 Tebrikler harikaydı✌️
Yıl 2015/Mart Yer: İstanbul Amerikan Hastanesi Lösemi teşhisi ile tedavi altındayım. O günlerde Klinik Sarısı şiirini sayfaya düşmüştüm. Fizik tedavi bölümünde bir anda sessizlik oldu,ses ve o melodi şiire karıştı,bir ses yazdığım şiiri seslendiriyor, Oradaki onlarca insan durdu sadece şiiri dinliyor. Şiiri seslendiren Deniz Pınar şairdi. Şahsi olarak bir tanışıklığımız yok,çok kıymet verdiğim şair büyüğüm Işın Ergüney organize etmişti bu güzelliği. Sanırım şiir yolculuğunun;bugün yaşama bütünüyle merhaba demişsem en güzel biçimlerinden biridir bu yaşadığım.
Terli ve nasırlı eller Çocuklar Ve Bu toprakların halkı
İşte bunlar için,zulmün aymazlığında ödediğimiz bedellerin karşılığıdır şiir.
dalları kesilmiş körpe yürek her uçmak bindiğim dala vurulan his/siz çekiç tak tak tak arafta pazarlığa durmuş romantizm üstelik pastoral geçişler çiziyor bacası tüten resimlerim hanelere giren tanrı cebinde taşımıyor noel babayı ve ben her defasında dilimdeki jiletle çiziyorum dünyayı
Tebrikler harikaydı✌️