GÖLGESİ BİLE MUTLULUK KOKUYORDU
Arka mahallelerden rüzgârları estirerek getiriyordu eylül’e nisan’a dokunan yalnızlığım...
Havalar yavaş yavaş soğumaya başlamıştı. Sıcaklıklarda gitgide azalmıştı. Seke seke yürüyen insanların içinde gölgesi bile mutluluk kokuyordu kadının... Zarafetin adını taşımışçasına en derinlere dalan güzel yüzündeki tebessümler Aşkın fi halini geçmişin soğuk rüzgârlarında bırakıp Bu ne güzel mevsimmiş dercesine kasım’a doğru götürüyordu ekim’in sahiplendiği günleri. Diyordum ya her şeye rağmen gölgesi bile mutluluk kokuyordu kadının... Pamuğun kadifemsi ipliğiyle örülmüş elbisesiyle insanların gözünü kamaştırıyor Sesinin güzelliğiyle gönülleri mest ediyordu. Kırmızı şarabın tadıyla Sevginin ulu öznesiyle Yüklemin özneye kattığı değerle ışımıştı gecesi Yere serpilen halı zemininde bile gölgesi mutluluk kokuyordu kadının... Yaşadığı kentte şaheserleriyle nefeslenip Arzuladığı herbir şeyi içine sinene kadar özene bezene çoğaltıp Hayatın morlu vakitlerinden arınan gölgesiyle mutluluk kokuyordu kadın... Mehmet ÖKSÜZ |