anlat be adambana biraz beni, az biraz da yok vazgeçtim çokça da seni anlat, anlat, anlat be adam anlatınca sen dolanıyor sesine lirik bir meltem, doldurdukça ciğerlerini tez yol alıyor seyrine, tebessümüne bez bir yelken anlat mesela havana, suyuna, toprağına o merhametli coğrafyana nasıl cemrelendiğimi, o yeşeren gözlerinin, maviye çalan seyriyle, nasırına hiç yağmur değmemiş bozkırlarımda, reng-i ahenk misali sana demet, demet çiçeklendiğimi, geceni, şafağımda, gölgemi, güneşinde nemlendirdiğimi, albatros kanadında, kıyına. kıyısızlandığımı, sonsuz bir aşkla, tutkuyla sana nasıl sabırsızlandığımı, mavine, yeşiline nasıl turkuvazlandığımı anlat, kınasında ellerimin, ellerine çocuksu bir eda, kadınsı bir sevdayla nasıl da güzel iliklendiğini, kundağında ruhumun, ruhuna nasıl beşiklendiğini, saçlarıma düşen her çiy damlasında nehirlenen, teninin, terinin o mayhoş, o ıslak nefesinden, mahzeninden o esrik dudaklarına kadehlendiğimi, sendeki biraz beni, yok vazgeçtim çokça seni anlat, anlat, anlatınca sen inan duruyor sanki evren... ~°~ ~°~ ~°~ |