KÜSKÜN YÂR
Bal şeker damlarken gül dudağından,
Bu ara boş lâfa bandırıyorsun . İllâllah çektim ben çöl sıcağından, Sen! yitik Leyla’yı andırıyorsun. Bir gül de! Sel olup aksın bu garip, Zincirle derdini, çeksin bu garip. İste sen! boynunu büksün bu garip, Sorgusuz idama gönderiyorsun. Yanında yatsamda bitmez hasretin, Gözümden kalkıp ta gitmez suretin. Buğulu buluta nedir minnetin, Zaten hep sağanak indiriyorsun. Zannınca sen altın, ben ise bakır, O gönül hanende yerim hep hakir. Suçluysam! suçumu yüzüme tükür, Dedikçe kabâhât bindiriyorsun. Bırak şu inadı barışalım yâr, Muhabbet bağına karışalım yâr. Maksadım huzura erişelim yâr, Dünyamı tersine döndürüyorsun. |
Şiir okuduğumu anladım.
Yerleşik Şiirsel zenginlik, klasik birikim, kendilik
çok güzel olmuş.
Güzellerde naz olur...
Bu sende niyaz olur.
Kış ortası yaz olur.
Yazın da ayaz olur.
Çok saygımla Kardeşim.
Çok saygımla