hep o son bakışın...
"Yanlış anlaşılmaların,
uçurumumdan paraşütsüz, atlamak gibiydi, seninle muhabbetimiz... Ne sen ittin tam anlamıyla, nede ben kıyında gezmekten vaz geçtim. Annesinin elinde, dondırmacı tezgahına yalanan çocuk gibi hissettim kendimi çok zaman. Ne ulaşabildim, nede istem ağlamasından, geride kaldım. Hep bir adım önünde, ve hep bir adım gerin de kaldım. Neydi, beni sana yaklaştırırken uzaklaştıran. Ben mi anlayamadım, sen mi anlatamadın, veya tam tersi... Oysa masumca bir çocuk gibi, pembe panjurlu ev inşa etmiştim sana da. Ellerinle yıktığını fark edemedin mi? Şimdi ne bir gülüşün, nede güzel bir anın, varsa - yoksa beynim de dönüp duran, hep o son bakışın... __şairşizofren__ (sahibini arayan gölge) |